16 Ağustos 2010 Pazartesi

EY GECE!..

Gönderen düş...



Gece karalarına bürünmüş karşımda. Yalnızlıkla, hüzünle çıkagelmiş kol kola. Gece, ben ve hüznüm koyun koyunayız bugün.

Yalnızlığım aynadaki kederli suratla dertleşmekte. Hüznüm, çoktan solmuş bir takvim yaprağında kalmış anılarda gizli.

Gece, ağıtlar döküyor benim için.

Gökyüzü, ağlıyor omuzlarımda.

Ey gece!...
Yine zifiri karanlığında eyleşmektesin yüreğimle!
Beni bana bırak!..
Beni bana bırak!..


Zamanın atlısı yolunda dört nala!

Gecenin aymaz karasından, gün dönümünün aydınlığına...

Açılıyor işte sessizliğin perdesi. Sarınıyorum bedenime zırh gibi sessizliği. Solgun takvim yaprağını kapı dışarı etme vakti.

Ey gece!...

Acısına rağmen terkedilemeyen sevgili!

Bil ki, bugün dönümü ile aldattım seni.

4 yorum:

beyaz. dedi ki...

"Gece, ağıtlar döküyor benim için.

Gökyüzü, ağlıyor omuzlarımda.

Ey gece!...
Yine zifiri karanlığında eyleşmektesin yüreğimle!
Beni bana bırak!..
Beni bana bırak!.."

yine o sadece ruhumun aldığı tarif edilmez tat... kaleminize sağlık ;)

Lavinya Öz. dedi ki...

"Açılıyor işte sessizliğin perdesi. Sarınıyorum bedenime zırh gibi sessizliği. Solgun takvim yaprağını kapı dışarı etme vakti.

Ey gece!...

Acısına rağmen terkedilemeyen sevgili!

Bil ki, bugün dönümü ile aldattım seni."

Harikasın!

Adsız dedi ki...

What a great resource!

Lavinya Öz. dedi ki...

@ Adsız; Are you using the Google Translate? :)