18 Aralık 2010 Cumartesi

EBE SOBE!...

Gönderen düş...



İrtifa kaybediyor ruhum
düşüyorum!
Özlüyorum!
Herşeyi...
En çok da kendimi...
Ankara...
Gri binalar...
Renksiz...
İnsanlar...
Yalnız...
Bu kentte firari tüm çocukluklar.
İçimdeki küçük kız
saklambaç oynuyor benimle.
Ne olur ufaklık, sobe!
Boşver havanın kararmasını.
Gel oynayalım aklındaki tüm oyunları
Ne olur ufaklık.
Gitme...
Sayıyorum bak;
Önüm arkam, sağım solum
Saklanmayan ebe sobe!!
Ahh...
Küçük kız...
Sobelesem seni.
Sıkıldım bu saklambaçtan
Hani,
“Elma dersem çık, armut dersem çıkma”
derlerdi.
“Elmaaaaa......”
Duymuyor musun sesimi?