24 Temmuz 2009 Cuma

Ölümün Yüzü

Gönderen Lavinya Öz.

Genç bir acem bahçıvan prensine dedi ki:
-Koruyun beni bu sabah ölüm ile karşılaştım.Yüzünde tehditkar bir ifade vardı.Bu gece yardımınızla bir mucize gerçekleştirip, İsfahan’da olmak istiyorum.
Yüce gönüllü prens, atlarını ona ödünç verdi.O gün öğleden sonra prens, ölüm ile karşılaşır ve ona sorar:
-Bu sabah neden bahçıvanımıza tehditkar bir çehre ile baktın?
Tehditkar bir çehre değildi benimkisi diye yanıtlanır soru;hatta şaşkın bir çehreydi.Çünkü bu sabah onunla karşılaştığım yer İsfahan’dan oldukça uzak bir yerdi.Oysa bu gece onu almam gereken yer İsfahan’dı.

Le Grand Ecart’dan, Jean Cocteau
(Daha fazla büyülenmek için;J.L.Borges/A.B.Casares
OLAĞANÜSTÜ MASALLAR)”
...
“Aşkta bayağılığa düşmeden ilerlemek öyle zor ki.İki tür zoru var bunun.Birincisi;alçalmadan, insanlaşmadan ilerlemesini bilmenin zorluğu.Öteki;bu zorluk karşısında hesaba, kitaba, ölçülü söze, ölçülü harekete düşmenin yani;rüyaların ağına takılmamak uyanıklığı içindeki uykuyu yaşamanın zorluğu. Özdemir Asaf (Daha fazlası için:YUVARLAĞIN KÖŞELERİ)”
(Her köşesini tavsiye ederim.Her söylediğini doğru bulduğum için değil, mutlaka yuvarlağın bir köşesinde size teğet geçen bir nokta bulacağınız için).
...
(Bazen savaşmak daha net yakınlaştırabilir bizi kendimize L.Ö.)
Gerçek Ad
Yaşadığın bu şatoya çöl diyeceğim, bu sese gece, yüzüne yokluk
Ve verimsiz yeryüzüne düştüğünde seni getirmiş olan şimşeğe, hiçlik.
Ölmek sevdiğin bir ülkeydi.Geliyorum.
Ama senin karanlık yollarından, sonsuza dek…

Arzunu, biçimini, hafızanı yok ediyorum, ben senin düşmanınım, amansız, acımasız.
Sana savaş diyeceğim ve sana savaşın gerektirdiği gibi davranacağım
Ve ellerimde senin karanlık, aşılmış yüzün olacak,
Kalbimdeyse fırtınanın aydınlattığı bir ülke.(Yves BONNEFOY.Daha fazlası için:1945 SONRASI FRANSIZ ŞİİRİ ANTOLOJİSİ)
...

(Derleyen:LAVİNYA ÖZ.)